Kazakistan‘da yaşanan sonrası toplanan Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü‘nde gündeme damga vuran açıklama Belarus Cumhurbaşkanı Lukaşenko’dan geldi. Lukaşenko, Kazakistan’da yaşananları örnek göstererek hedefte olan sıradaki ülkeyi açıkladı.
Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) üye ülkeleri, Kazakistan‘daki olaylarla ilgili olağanüstü toplantı düzenlendi.
Çevrim içi düzenlenen toplantıya, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin‘in yanı sıra Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko, Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Kırgızistan Bakanlar Kurulu Başkanı ve Cumhurbaşkanı İdare Başkanı Akılbek Caparov ve KGAÖ Genel Sekreteri Stanislav Zas katıldı.
Tokayev, burada yaptığı konuşmada, Kazakistan’ın “geniş çaplı kriz” yaşadığını ve bunun Kazakistan’ın 30 yıllık bağımsızlık tarihindeki “en zor kriz” olduğunu belirtti.
Ülkedeki olayların uzun süre hazırlandığını vurgulayan Tokayev, “Yıkıcı güçler, ülkede istikrarı baltalama ve düzensizlik yaratma yönünde defalarca girişimlerde bulundu.” dedi.
Tokayev, teröristlerin, devlet yapılarına saldırı düzenlediğini belirterek, “Kazakistan’a karşı saldırganlıkta, yabancı militanlar dahil teröristlerin yer aldığından eminim.” diye konuştu.
Olaylarda güvenlik güçlerinden 16 personelin hayatını kaybettiğini ve 1300’den fazla personelin yaralandığını aktaran Tokayev, “Maalesef, sivillerden ölenler var. Bunların sayısı belirleniyor. Ülke genelinde 1270 işletme zarar gördü. 100’den fazla alışveriş merkezi ve banka soyguna uğradı. Yaklaşık 500 polis aracı hasar gördü ve yakıldı. Büyük çapta maddi hasar görüldü. Özel hükümet komisyonu, bunun boyutunu değerlendiriyor.” ifadelerini kullandı.
“BU, KAOS BÖLGESİ YARATILMASIYLA İKTİDARIN ELE GEÇİRİLMESİ PLANIDIR”
Tokayev, Kazakistan’daki olayları “darbe girişimi” olarak nitelendirerek, “Bu, bölgemizde kaos yaratılmasıyla iktidarın ele geçirilmesi planıdır. Kazakistan Güvenlik Konseyinin kolluk kuvvetleri ile özel servisleri, durumu terör tehlikesi ve saldırganlık eylemi olarak değerlendirdi.” dedi.
Ülkede anayasal düzenin sağlandığını belirten Tokayev, ülkenin güvenliğine yönelik tehlikenin önlendiğini ve yaklaşık 8 bin kişinin gözaltına alındığını söyledi.
Tokayev, Kazak vatandaşların yönetimle barışçıl diyalog kurma yönündeki haklarını koruyacaklarını vurgulayarak, “Bununla birlikte, şiddet içeren aşırılık biçimlerini ve Kazakistan’a yönelik silahlı eylemleri sert şekilde engelleyeceğiz. Egemenliğimize ve toprak bütünlüğümüze yönelik teşebbüslere izin vermeyeceğiz. Kazakistan, uluslararası yükümlüklerini kesinlikle yerine getirecek.” şeklinde konuştu.
En kısa zamanda soruşturmanın tamamlanmasını umduklarını belirten Tokayev, soruşturma tamamlandıktan sonra terör saldırısına ilişkin kanıtları dünya kamuoyuna sunacaklarını kaydetti.
Tokayev, ülkedeki durum nedeniyle üyesi oldukları Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütünden askeri yardım talebinde bulunduklarını, KGAÖ Kolektif Güvenlik Konseyinin kararıyla 2 bin 300 asker ve 250 teçhizatın konuşlandırıldığı bilgisini paylaştı.
Tokayev, hükümetin, protesto gösterileri nedeniyle istifa ettiğini anımsatarak, yarın parlamentoya, yeni hükümet üye adaylarıyla ilgili listeyi sunacağını dile getirdi.
PUTIN: KAZAKİSTAN, ULUSLARARASI TERÖRLE KARŞI KARŞIYA KALDI
Rusya Devlet Başkanı Putin ise Kazakistan’daki protestolarda kullanılan bazı yöntemlerin, geçmişte Ukrayna’da da kullanıldığını savunarak, “Kazakistan’daki tehdit anlık protestocular değil, eline silah alan kişiler tarafından yaratıldı. Kazakistan, uluslararası terörle karşı karşıya kaldı. Bu silahlı ve yabancı merkezlerde eğitim almış tecrübeli çeteler dünyanın hangi noktasından geldiler?” dedi.
Putin, Kazakistan yönetiminin, protestolar sırasında saldırganlıkla karşı karşıya kaldığını belirterek, “Kazakistan’daki durum yavaş yavaş normalleşiyor ve bazı kritik tesisler militanlardan tümüyle temizlendi.” diye konuştu.
Kazakistan’a gönderilen ve çoğunluğunu Rus askerlerin oluşturduğu KGAÖ güçlerine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Putin, “KGAÖ güçlerinin Kazakistan operasyonu son derece doğru zamanlamayla yapıldı ve meşruydu. KGAÖ, potansiyelini, hızlı, kararlı ve etkili hareket etme yeteneğini gösterdi.” dedi.
Putin, KGAÖ ülkelerinin, “renkli devrim” senaryolarının uygulanmasına müsaade etmeyeceklerini gösterdiklerini belirterek, Kazakistan’da yaşananların KGAÖ ülkelerinin iç işlerine karışmaya yönelik ilk teşebbüs olmadığını söyledi.
Kazakistan’daki KGAÖ güçlerinin “sınırlı” bir süre kalacağına işaret eden Putin, “Kazakistan lideri gerekli gördüğü sürece kalacaklar. KGAÖ barış güçleri, görevlerini tamamladıktan sonra Kazakistan topraklarından tümüyle çıkacaklar.” ifadelerini kullandı.
LUKAŞENKO: GÖZLERİNİ ŞİMDİ ÖZBEKİSTAN’A ÇEVİRMİŞ DURUMDALAR
Belarus Cumhurbaşkanı Lukaşenko da Kazakistan’daki protestocular arasında “teröristler” olduğunu belirterek, “Bu çok tehlikeli bir eğilim. Bunları kimin organize ettiğini ve bunlara kimin liderlik ettiğini anlamamız gerek.” dedi.
Kazakistan’da yaşananların komşu ülkelere de sıçrama ihtimali bulunduğunu savunan Lukaşenko, “Alınması gereken dersleri öncelikle Özbekistan’ın öğrenmesi gerekiyor. Aldığımız bilgilere göre (Kazakistan’ındaki protestoları organize edenler) gözlerini şimdi Özbekistan’a çevirmiş durumdalar.” diye konuştu.
KIZGIZİSTAN: TERÖRÜN HER TÜRÜNE KARŞIYIZ
Kızgızistan Bakanlar Kurulu Başkanı ve Cumhurbaşkanı İdare Başkanı Akılbek Caparov, Kazakistan’ın “müttefik” olduğunu belirterek, terörün her türüne karşı olduklarını söyledi.
Kazakistan’da barış ve düzenin sağlanacağı umudunu paylaşan Caparov, durumun gerginleşmesini engelleyecek çözümlere işaret etti.
Kazakistan’a KGAÖ kapsamında 150 asker gönderme kararı aldıklarına dikkati çeken Caparov, bölgede ekonomik durumun korunması ve gümrüklerde mal geçişlerinde engellerin oluşmasına izin verilmemesi gerektiğini vurguladı.
Tacikistan Cumhurbaşkanı Rahman ise terörle mücadele etme yönündeki girişimleri güçlendirme çağrısında bulunarak, Orta Asya’da uyuyan terör hücrelerinin var olduğunu belirtti.